Gracelee Lawrence (she/they), gıda, beden ve teknoloji kesişimlerinin etkileşimini test eden işler üretir ve fiziksel ile dijital gerçeklikler arasındaki dönüşümlü boşlukta konumlanır. 3D tarama ve yazılım manipülasyonu ile bedeni yenilebilir bitkilerle birleştirerek dönüştüren Lawrence’in heykelleri, bedenlerin cinsiyetlendirilmiş ve parçalanmış doğasını araştırırken özellikle GDO’lu mısırdan elde edilen biyoplastikler gibi malzemelerin ekolojik ve etik karmaşıklıklarını da ele alır. Kuzey Carolina’daki bir tütün çiftliğinde büyüyen sanatçının çalışmaları, sürdürülebilirlik söylemlerini, endüstriyel tarımı ve dijital ile fiziksel alanların ayrıştırılmasını sorgularken aynı zamanda maddesellikten kopmaz.